BUGÜN 8 MART
BUGÜN 8 MART
Yazan: Doç. Dr. Hüseyin GÜL
8 Mart; “Dünya Emekçi Kadınlar Günü”…
Dünyamız, erkek egemen bir dünya…
Hemen her ülke, toplum, kurum ve kuruluşlarda egemenler
erkek…
Kadınlar ise “ötekiler”…
Yani diğerleri…
Oysa ilk dönem toplumları “Kadın Egemen” toplumlardı…
Ne oldu da “Erkek Egemen Toplum” a dönüştü toplumlar?...
Birçok etmen var elbette…
En önemlisi: “Mülkiyet…”
Evet…
En önemli etmen, mülkiyet…
Sahip olma mülkiyet ile başlar…
‘Güç kimdeyse, mülkiyet de onda’ idi eski dönem ilk yerleşik
tarım toplumlarında…
Böylece kadın da erkeğin bir mülkiyetine dönüştü…
Toprak gibi, eşya gibi, mal gibi…
İnanç sistemleri ile de iyiden iyiye pekiştirildi kadının
erkeğin bir mülkü olduğu…
Satılabilirdi, kovulabilirdi, dövülebilirdi, sövülebilirdi,
köleleştirilebilirdi ve hatta öldürülüp yok edilebilirdi kadın sorgusuz,
sualsiz!?...
Çünkü erkeğin mülkü yani malı idi kadın…
Dini inanç, kanı, kanaat ve değer sistemleri de kanıksadı ve
pekiştirdi egemen olarak erkeği…
Erkek egemen toplumda hemen her şey erkeğin emrindeydi…
Din ve inançların üreticisi ve kaynağı da erkeklerdi…
Tek kutuplu bir dünya gibi…
Kadının “hiç” olarak nitelendirildiği bir dünya…
Dahası…
Kadın da böyle kabullenmişti bu kabul edilemez kadın
statüsünü…
Çıkış kaynağı nedir “8 Mart Emekçi Kadınlar Gününün?..”
Asıl çıkışı 8 Mart 1857’de ABD’nin New York eyaletinde kadın
emekçilerinin bir tekstil fabrikasında çeşitli ekonomik ve sosyal haklarını
talep etmesi yönünde bir grevle başlar…
Polis sarmalamıştır gösteri yapan kadın göstericileri…
İçeride yangın çıkar…
Yangından çıkmalarına, dışarı çıkmalarına izin vermez polis
ve emniyet yetkilileri…
Cayır cayır yanar yüz yirmi işçi kadın bu gösteride…
Çarlık Rusya’sını deviren ve sosyalist bir yönetime
evirilmesini sağlayan yine 8 Mart, 1917 kadın hareketidir…
Korkmaya başladılar sermayedar kapitalist devletler kadın
hareketlerinden…
Yasakladılar kadın hareketlerini…
Sonunda 16 Aralık 1977’de Birleşmiş Milletler Genel Kurulu,
8 Martı, “Dünya Kadınlar Günü” olarak kabul etti…
Türkiye’de de 1975 yılından itibaren ‘Kadınlar Günü’ kutlanmaya
başlandı özellikle sol ve sosyalist düşünceye sahip kadınlar ve işçi sınıfı hareketi
önderliğinde…
Kutluyorum ilerici,
devrimci demokrat, aydın kadınların “Emekçi Kadınlar Gününü!...
Not: Bu makalenin
tamamı yazarın kendisine aittir… Alıntı bir makale değildir. Yazarın unvan,
ismi ve soy ismi yazılmak kaydıyla paylaşılabilir.
TODAY IS MARCH 8
Written by: Assoc. Prof. Dr. Hüseyin GÜL
March 8—International Working Women’s Day…
We live in a male-dominated world.
In nearly every country, society, institution, and organization, the dominant power is male.
Women, on the other hand, are the “other”…
The ones who exist on the margins.
Yet once, in the earliest societies, women held power—matriarchal communities shaped the dawn of humanity.
So what changed?
How did the world transition from female-led communities to male-dominated ones?
There are many reasons, of course.
But the most significant?
Property.
Yes…
The single most decisive factor: ownership.
The notion of “possession” began with property.
In the earliest agricultural societies, power belonged to those who possessed, and possession meant control.
And so, gradually, woman herself became property—like land, like objects, like goods.
Religious systems only served to further entrench this reality, embedding it deep within societal values and beliefs: that woman was a man's possession.
She could be sold, dismissed, beaten, cursed, enslaved—even killed, without question, without trial.
Because she was his property—his thing.
Religious beliefs, traditions, and value systems embraced this view, reinforcing man’s dominance.
In a male-dominated world, nearly everything was at the command of men.
Even religion itself—its origins, its interpreters, its authors—were men.
It was a unipolar world.
A world where woman was defined as nothing.
Worse still…
Even women began to internalize this unacceptable status.
They came to accept it.
But what is the true origin of International Working Women’s Day?
Its roots trace back to March 8, 1857, when women textile workers in New York went on strike, demanding better economic and social conditions.
Police encircled the protesting women.
A fire broke out inside the factory…
Authorities refused to let them out.
One hundred and twenty working women burned alive in that tragic blaze.
It was again March 8—this time in 1917—when women rose up in Russia, sparking a movement that would ultimately overthrow the Tsarist regime and give rise to a socialist government.
This movement struck fear into the hearts of capitalist states.
They banned women’s protests.
But the movement could not be extinguished.
Finally, on December 16, 1977, the United Nations General Assembly declared March 8 as International Women’s Day.
In Turkey, Women’s Day has been celebrated since 1975—particularly led by women of socialist thought and the labor movement.
I celebrate this day with all progressive, revolutionary, democratic, and enlightened women…
Happy International Working Women’s Day!
Note: This article is entirely the intellectual property of the author. It is not a quoted or adapted work. It may be shared, provided the author’s full name and title are clearly cited.
Yorumlar
Yorum Gönder